YAŞAM O KADAR CÖMERT DEĞİL
Birlikte olduğumuz, tanıdığımız insanların, dostların, arkadaşların değerini ne kadar biliyoruz, ne kadar farkındayız..
" ya biz, binde bir karşımıza çıkan, dostluk, arkadaşlık, sevgililik fırsatını ne yapıyoruz?.Akşamüstünün bir saatinde yorgun gövdemizi yaslayıp mırıl mırıl konuşabileceğimiz, omuzumuza dolanan bir kolun, başımızı yaslayabileceğimiz bir omuzun , belimizi kavrayan bir elin , uzun yıllara dayanıklı aşkların sahibi karşımıza çıktığında tanıyabiliyormuyuız onu? Değerini biliyor, biricikliğini , benzersizliğini anlayabiliyormuyuz?
Yoksa hayatı sonsuz , fırsatları sayısız sanıp kendimizi hep ileride bir gün karşılaşacağımızı sandığımız bir başkasına ertelerken hayat yanımızdan geçip gidiyormu?
Karşımıza zamansız çıkmış insanları , yolumuzun dışına sürerken, bir gün geri dönüp onu deliler gibi arayacağımızı hiç hesaba katıyormuıyuz.Hayat her zaman cömert davranmaz bize , tersine çoğu zaman zalimdir .Her zaman aynı fırsatları sunmaz .Toyluk zamanlarını ödetir. Hoyratça kullandığımız arkadaşlıkların , eskitmeden yıprattığımız dostlukların , savurganca harcadığımız aşkların hazin hatırasıyla yapayanlız kalırız bir gün..
Bir alşamüstü yanımızda " kimse olmaz, yada onlar olması gerekenler değillerdir."
Kedilerin özel bir anını yakalamak gibidir kendi hayatımızdaki olağanüstü anlar ve olağanüstü kişileri yakalamak .Bazılarının gelecekte sandıkları " birgün" geçmişte kalmıştır oysa ; hani şu karşıdan karşıya geçerken , trafik ışıklarında rastladığımız , omuzumuzun üzerinden şöyle bir baktığımız sonra boşverip " nasıl olsa ileride bir gün tekrar karşımıza çıkar" dediğimizdir.Oysa tamda o gün bu zalim şehri terk etmiştir o, boş yere bu sokaklarda ararsınız...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder